DİĞER DOĞUM KONTROL YÖNTEMLERİ

DİĞER DOĞUM KONTROL YÖNTEMLERİ

DİĞER DOĞUM KONTROL YÖNTEMLERİ
12 Kasım 2012 Pazartesi


Çok sık kulllanılan doğum kontrol yöntemleri, dışın, azınlığın tercih ettiği yöntemler de mevcuttur. Bu yöntemleri ve koruma oranları, aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz.
CİLT ALTI KAPSÜLÜ (İMPLANT )UYGULAMASI :Cilt altı kapsülleri etkili, uzun süreli ve geri dönüşümlü bir doğum kontrol yöntemidir. Yapay hormon içeren, yumuşak silikondan yapılmış, altı ince ve esnek kapsü,l kadının üst kolunun iç kısmında derinin hemen altında küçük cerrahi bir girişimle yerleştirilir ve vücuda yavaş yavaş hormon salgılar. İçindeki pregesteron hormonu, yumurtlamayı baskılayarak ve servikal mukusu, sperm geçişini engelleyecek biçimde kalınlaştırıp azaltarak, gebeliği önler. En etkili doğum kontrol yöntemlerinden biridir . Karaciğer hastalığı, damarda pıhtılaşması olanlarda, meme kanserinde kullanılmaz. Deri altı kapsülleri doğal kadınlık hormonu olan progesteronun, sentetik formunu içeren deri altına yerleştirildikten sonra yavaş salınan ilaçlardır. Kadının daha az kullandığı kolunun üst iç kısmın deri altına altı adet olarak yerleştirilirler.Gebelikten koruyuculuğu %98.8'dir.Uygulandıktan sonra, beş yıl süre ile etkilidir. Emzirmeyi etkilemez. Emziren anneler de kullanabilir.Kapsüller çıkarıldıktan sonra, kadın normal adet görmeye başlar ve yeniden hamile kalabilir.Bazen deri altı kapsülleri çıkarıldıktan sonra, doğurganlığın dönüşü gecikebilir. Kanama düzensizliklerine neden olabilir. Bazı kullanıcılarda baş ağrısı, huzursuzluk, kilo artışı ve iyi huylu yumurtalık kistleri görülebilir. Gebelik veya gebelik şüphesi olanlar,aktif karaciğer hastalığı olanlar,tanı konmamış vajinal kanaması olan kadınlar,damar hastalıkları ,meme kanseri veya şüphesi olan kadınlara bu işlem uygulanmaz.Deri altı kapsülleri kullanırken dikkat etmeniz gerekenler:Kolunuzda şiddetli ağrı varsa,Uygulama yerinde iltihap veya kanama oluyorsa, Kapsüllerden birinin yerinden dışarı atılması durumunda, Adet kanamanız şiddetlenirse,Şiddetli baş ağrınız olursa, Karın ve kasığınızda şiddetli ağrınız olursa, Göğsünüzde şiddetli ağrı ya da nefes darlığı olursa, İşlemden sonra sarılık gelişmişse, Uygulamadan itibaren düzenli adet gördükten sonra adet gecikmesinin olması hallerinde, Mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
TAKVİM YÖNTEMİ : Düzenli adetleri olan kadınlarda kaba bir hesaplama ile yumurtanın tüplere atılma zamanı tahmini olarak hesaplanır. Bu dönemlerde cinsel ilişkiye girilmez. Gebe kalma olasılığı yüksektir.
DOĞUM KONTROL BANTLARI :Cilt bantları, sentetik hormonlar içerip, doğal doğum kontrol hapları gibi etki göstererek, gebeliği engellemektedirler. Doğum kontrol hapları ile aynı etkidedirler. Doğum kontrol bantları haplarından daha risklidir.Bazı marka doğum kontrol bantları, kan pıhtılaşmasına yol açarak ölüm riskini artırıyor. Bu bantların yan etkileri doğum kontrol haplarından üç kat fazla , bunun sebebide, bant kullanımı sırasında doğum kontrol haplarına oranla yüzde 60 oranında daha fazla östrojenin kana karışması . Doğum kontrol hapları ve bantların aynı oranda östrojen içermesine rağmen, bantların hormonu emme kapasitesi yüzde 50 fazla . Bu da, kadında kan pıhtılaşması riskini artırıyor .
DÜŞÜK HAPI VE İĞNESİ ; Düşük iğnesi diye adlandırılan iğneler, aslında adet söktürücü iğnelerdir ve gebeliği sonlandırmayı sağlamaz.Bu tür iğneler, östrojen ve progesteron hormonunu beraberce içerirler ve geciken adetin başlamasını sağlarlar.Düşük hapı ise, gebeliğin en erken dönemlerinde etki ederek, gebeliğin sonlanmasını sağlıyor. Aslında ilacın düşük yaptığını söylemek biraz hatalı olur. Çünkü, gebeliğin en erken aşamasına etki ederek yumurta hücresiyle spermin birleşmesinden oluşan embriyonun, uterusta (rahim içinde) yerleşmesini önleyerek, gebeliği engelliyor. Embriyo yerleştikten sonra ise, gebelik daha ileri aşamalara geldiğinde düşüğü gerçekleştirmek için başka bir ilaçla kombine ediliyor. Bu kombinasyon sonucunda, erken gebelik döneminde, kürtaj gerekmeksizin düşük gerçekleşebiliyor.Şu an için gebeliğin sonlandırılması ülkemizde yasal olarak 10. gebelik haftasına kadar ve kürtaj yoluyla gerçekleşiyor. Bu gebelik haftasından sonra, gebeliğin sonlandırılması ise kadının isteğine göre değil, anne adayının hayati gebeliği devam ettirmesini engelleyen hastalıkları olduğunda, veya bebekte ciddi gelişim kusurları olduğunda, bir kurul onayıyla mümkün oluyor .
SERVİKAL PALPASYON YÖNTEMİ : Düzenli olarak her gün kadın elini vajenin içine sokarak rahim ağzına dokunur. Rahim ağzında meydan gelen değişikliklere göre yumurtanın tüplere atılma zamanı tahmin edilir. Bu dönemlerde cinsel ilişkiye girilmez. Gebe kalma olasılığı yüksektir.
ELEKTRONİK DOĞUM KONTROLÜ : Çin'de, erkekler için elektronik doğum kontrol yöntemi geliştirildi. Spermleri öldüren elektronik dalgalar yayan çağrı cihazı büyüklüğündeki bir alet, erkek iç çamaşırına yerleştiriliyor. Cihazın 1 saat çalıştırılması, erkekte bir ay kadar spermleri öldürmaye yetiyor.
VAZOKTEMİ ( ERKEKLERDE TÜPLERİN BAĞLANMASI) : Çiftlerin gebelikten korunmak için kullanabileceği kalıcı ve geri dönüşü olmayan bir yöntemdir. En etkili gebeliği önleyici yöntemlerden biridir. Artık daha fazla çocuk sahibi olmak istemeyen çiftler için uygundur. Eşin rızası gereklidir. Kanallar, sadece testisler (hayalar) ve meni kesesi arasında köprü görevi yaptığı için kanalların bağlanmasının boşalan sıvıda spermlerin olmamasından ve gebeliği engellenmesinden başka hiçbir etkisi yoktur.Kısa süren bir işlem ile her iki kanal bağlanır. Böylelikle, spermlerin kanallardan geçerek meni kesesine gelmesi engellenmiş olur. Kanallarının bağlanması, erkeğin hastanede yatmasını gerektirmeyen basit bir operasyondur. Ameliyattan sonra, yeri iyileşene kadar dikkat etmekten başka yapılması gereken hiçbir şey yoktur. Erkeğin sertleşmesini, boşalmasını, meninin miktarını, rengini, cinsel istekleri ve cinsel tatmini etkilemez. İlk 20 boşalmada meni içinde hala sperm olacağı için bu sürede başka bir yöntemle (prezervatif gibi) korunulması gerekir. Yirmi boşalım sonrası mutlaka vazektomi uygulanan klinikte sperm sayımı yaptırmak gerekmektedir. Başka çocuk isteyenler için uygun değildir. Geri dönüşü sağlayacak olan mikrocerrahide başarı şansı çok düşüktür; her yerde uygulanmaz ve pahalıdır. Nadir de olsa sperm kanalları kapatılmamış olabilir.
SEMPTOTERMAL YÖNTEM : Kadının hem vücut ısısını ölçmesi hem de vajendeki salgılanan sıvıları veya rahim ağzını kontrol ederek meydan gelen değişikliklere göre yumurtanın tüplere atılma zamanı tahmin etmeye çalışmasıdır. Bu dönemlerde cinsel ilişkiye girilmez. Gebe kalma olasılığı yüksektir.
GERİ ÇEKME YÖNTEMİ : Halk arasında bu yöntem “çekilme, “dikkatli olma”, dışarı boşama” gibi pek çok isim verilmiştir. Cinsel ilişki sırasında, erkeğin cinsel organının boşalmadan (meninin gelmesi) önce vajenden çıkarılarak meninin vajen dışına boşaltılmasına dayanan bir yöntemdir. Başarı oranı %75’dir. Bu yöntemi kullanırken sıklıkla yapılan hata, spermlerin yalnızca ejakulasyon sıvısında (yani meni sıvısında) bulunduğunun sanılmasıdır. Halbuki ejakülasyon öncesi dönemde penisten dışarı salınan az miktardaki şeffaf ve kaygan sıvıda da spermler az miktarda da olsa bulunmaktadırlar. Bazı durumlarda bu az sayıda spermler bile gebeliği başlatmak için yeterli olabilmektedir. Gerçek bir birleşme olmaksızın da gebe kalmak mümkündür. Bu, oldukça düşük bir ihtimal olmasına karşın, özellikle vajinanın giriş kısmına yakın olan boşalmada, spermler ejakulasyon esnasında penisten belli bir hızla dışarı "fışkırma tarzı" atıldıklarından spermlerin bir kısmının vajinaya girmesi ve buradan genital kanalın içine doğru ilerleyerek gebeliği başlatması mümkündür.Bu yöntemle korunan çiftlerin 1/3’ünde gebelik görüldüğü bildirilmiştir. Ayrıca, kadında ve erkekte psikolojik sorunlara yol açabilir.
SERVİKAL MUKUS YÖNTEMİ : Düzenli olarak her gün kadın elini vajenin içine sokarak salgılanan sıvısını kontrol eder. Sıvıda meydana gelen değişikliklere göre yumurtanın tüplere atılma zamanı tahmin edilir. Bu dönemlerde cinsel ilişkiye girilmez. Gebe kalma olasılığı yüksektir.
ERTESİ GÜN HAPI : Ertesi gün hapı doğum kontrol yöntemi değildir. Korumasız cinsel ilişkiden sonra, sürdürülmesi kesinlikle istenmeyen gebeliklerin, döllenmiş yumurtanın rahim yüzeyine yerleşmesinden önce önlenmesidir. Korunmadan girilen cinsel ilişki sonrasında olabilecek istenmeyen gebeliği, ilişkiden sonraki 72 saat içerisinde alacağınız “Ertesi gün hapı” ile önleyebilirsiniz. Reçete ile satılan bu hapların fazla beklenmeden alınması gereklidir. Çünkü haplar ne kadar erken alınırsa, etkisi o kadar fazla olur. “Ertesi gün hapı”, levonorgestrel hormonu (bir gestajen türü) içeren iki tabletten oluşur. Son derece etkili olan bu hapın neredeyse hiçbir yan etkisi yoktur.“Ertesi gün hapı” zamanında alındığında güvenilirlik oranı son derece yüksektir ve yaklaşık on vakanın dokuzunda istenmeyen gebeliği önler. “Ertesi gün hapı” ne kadar erken alınırsa, etkisi o kadar fazla olacaktır.“Ertesi gün hapı”, düzenli korunma yolu olarak kullanıma uygun değildir. Nedeni: Doğum kontrol hapı ve spiral gibi korunma yöntemlerinin etkisi daha fazladır, kısa süre içerisinde sık sık alındığı takdirde “ertesi gün hapı”nın etkisi azalmaktadır, uzun süreli kullanımda yan etkisi diğer doğum kontrol araçlarına oranla daha fazladır ve “ertesi gün hapı” diğer doğum kontrol araçlarından daha pahalıdır.
BAZAL VÜCUT ISISI YÖNTEMİ : Düzenli olarak her sabah vücut ısısı ölçülerek yumurtanın tüplere atılma zamanı tahmin edilir. Gebe kalma olasılığı yüksektir.
KADINDA TÜPLERİN BAĞLANMASI : Uterusun sağında ve solunda, birer adet olmak üzere, iki adet fallop tüpü bulunur .Sterilizasyon, fallop tüplerinin geçirgenliğinin cerrahi yöntemlerle kalıcı olarak, bozulması işlemidir. Tüplerin geçirgenliği yakma, bağlama ya da tüplerin etrafına halka takılması suretiyle bozulduğunda, yumurta ile sperm hiçbir şekilde karşılaşamadığından, gebelik ihtimali ortadan kalkar. Bu yöntem, tüplerde ciddi hasar oluştuğundan, tüplerin tekrar eski haline getirilmesi çok zordur.Sterilizasyon yöntemin, koruyuculuk oranı %100'e yakın olmakla beraber, uygulanan cerrahi işlemin niteliği (yakma veya bağlama gibi) ve bazı bireysel özellikler sebebiyle, çok ender durumlarda gebelik oluşabilir. Koruma süresi, ömür boyudur.Yeniden çocuk sahibi olmak istediğinde, tekrar operasyon gerektirir. Tüplerin geçirgenliğinin tekrar sağlanması, başarı şansları düşük ve maliyetleri yüksek operasyonlardır. Gelişmiş ülkelerde, üreme çağındaki çiftlerin yaklaşık %24'ü, doğum kontrol yöntemi olarak, cerrahi sterilizasyonu seçiyor.
DİĞER DOĞUM KONTROL YÖNTEMLERİ
4/ 5
Oleh